Duygusal yoksunluk yaşadığınızı
düşünüyorsanız ilk olarak içinizdeki İYİ ANNE’ye fırsat verin. İçinizdeki
iyi anne ile bağlantı kurmak için “iyi anneyi” tanımlamanız
gerekmektedir. Bu yüzden elinize bir kağıt kalem alarak “iyi annede bulunması
gereken özellikleri” yazın. Şefkatli mi? Sık sık sarılmalı mı? Bir
ihtiyacınızı sorduğunuzda ilgiyle size cevap veren birisi mi olmalı? Bu
gibi “iyi anne”den beklediğiniz özellikleri yazın. Bunları yazmanız iyi
annelik konusunda ihtiyaçlarınızı belirlemektir, ihtiyaçlarınızı
gidermenin ilk yolu onları tanımaktan geçer.
İlişkiniz hangi psikolojik ihtiyaçlarınızı karşılıyor, ilişkinizde kim “iyi anne (özelliklerini)” rolünü üstleniyor? İlişkinizde anne-baba çocuk ilişkisine benzer hangi durumlar var? İlişkide biriniz diğerinden daha çok bakım görevini üstleniyor mu? Bu sorular aracılığıyla iyi anneden beklediğiniz hangi özellikleri eşinizde bulduğunuzu ve bunları nasıl giderdiğinizi keşfedebilirsiniz.
Eşinizden, kardeşinizden ya da yakın gördüğünüz bir arkadaşınız ile sarılma egzersizi yapabilirsiniz. Öncelikle sarılacağınız kişiye çocukluk deneyimlerinize bağlı bir duygusal yoksunluk yaşadığınızı bunu gidermek istediğinizi ancak kendi kendinize bunu başaramadığınızı bu yüzden yardım istediğinizi belirtin. Sonra sarılacak kişiye “sanki bir anne bebeğine sarılıyormuş gibi” içten sarılmasını, sarıldığı 20 dakika boyunca hiç konuşmaması gerektiğini ve olabildiğinde içten sarılmasını söyleyin. Sarılacak kişi sizi sırtınızdan sarması gerekmektedir, tıpkı bir annenin bebeğini sardığı gibi…
İçinizdeki kırgın çocuğa kulak vererek duygusal yoksunluğun sebeplerini çalışabilirsiniz. Dilerseniz içinizdeki çocuğa mektup yazabilirsiniz. Duygusal deneyimler yoğunlukta olduğu için bazı hisleri kelimelerle anlatmak konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Bu yüzden bir diğer teknik olarak sanat terapiyi deneyerek, içinizdeki çocuğun hislerini anlatan bir resim çizebilirsiniz. İçinizdeki çocuğa ulaşmak hem zor hem de duygusal olarak ağır bir tecrübe olabilir.